Image
Ahmet Kazancı'nın Maddi ve Manevi Tazminat Davası: Yaralanma Nedeniyle Trafik Kazası

Ahmet Kazancı'nın Maddi ve Manevi Tazminat Davası: Yaralanma Nedeniyle Trafik Kazası

Geçmişteki bir köşe yazısında, sürücünün ölümlü veya yaralamalı trafik kazalarından kaynaklanan cezai sorumluluğundan bahsetmiştim. Yaralanmaya neden olan trafik kazalarında, haksız eylemi gerçekleştiren sürücü sadece cezai sorumluluğa tabi olmakla kalmaz, aynı zamanda özel hukuk kapsamında tazminat sorumluluğu da taşır. Bu haksız eylem sonucu zarar gören kişi, maddi tazminat talepleriyle birlikte, yaşadığı acı, elem, keder ve ızdırap nedeniyle de manevi tazminat talep edebilir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49/1. maddesi gereği, haksız ve kusurlu bir eylemle başkasına zarar veren kişi, bu zararı tazmin etmekle yükümlüdür. Dolayısıyla haksız eylemde bulunan kişi, tazminatın ana sorumlusudur. Ayrıca, aynı zarardan farklı sebeplerle sorumlu olan diğer kişiler, Türk Borçlar Kanunu'nun 61. maddesi uyarınca müteselsil sorumluluğa tabi tutulabilirler. Örneğin, işveren, çalışanının haksız eylemi nedeniyle zarardan sorumlu olabilir. Maddi ve manevi tazminat davalarının açılacağı mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olup, sürücü ve araç sahibinin yanı sıra sigorta şirketine karşı dava açılacaksa bu dava Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülmelidir. Karayolları Trafik Kanunu, sigorta şirketine tazminat davası açmadan önce yazılı başvuru yapılmasını ve zorunlu arabuluculuk sürecinin tamamlanmasını gerektirebilir. Trafik kazası sonucu meydana gelen zararlar açısından, ölüm durumunda cenaze giderleri, tedavi maliyetleri, çalışma gücü kayıpları ve destekten yoksun kalan kişilerin zararları gibi kalemler tazminat taleplerine dahil edilebilir. Bedensel zararlar kapsamında ise tedavi giderleri, çalışma kayıpları ve gelecek kayıpları gibi zarar kalemleri talep edilebilir. Manevi tazminat talebinde bulunulması durumunda, miktar mağdurun yaşadığı acı ve elem, zararın boyutu ve tarafların sosyo-ekonomik durumları gibi faktörlere göre belirlenir. Tazminat talepleri genellikle haksız fiil sorumluluğu çerçevesinde ele alınmakla birlikte, eylemin suç teşkil ettiği durumlarda ceza zamanaşımı süreleri dikkate alınarak tespit edilmelidir. Örneğin, taksirle yaralamaya neden olan bir suç için tazminat davası açabilmek için 8 yıllık bir zamanaşımı süresi öngörülmüştür. Sonuç olarak, haksız eyleme sebep olan sürücü sadece cezai sorumluluk altında değil, aynı zamanda mağdurun maddi ve manevi zararları için tazminat sorumluluğuna da tabidir. Özel hallerde ise mağdurun yakınlarının da yaşadığı acı, elem, keder ve ızdırap nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunulabilir.

Yorum Bırak