Beykoz'daki Trafik Kazası Davası Devam Ediyor

Beykoz'da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı trafik kazasına ilişkin 2 sanığın yargılanmasına devam edildi.Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesince, önceki celselerde kapalı yapılan duruşma, müşteki sanık Yavuz Selim Öztürk'ün 18 yaşını doldurması sebebiyle açık olarak gerçekleştirildi.Duruşmaya, tutuksuz sanık Fatıma Zehra Kınık Demir ile müşteki sanık Yavuz Selim Öztürk, müşteki Muammer Kızıl, kaza nedeniyle hayatını kaybeden Batın Barlas Çeki'nin ailesi ve taraf avukatları katıldı.Müşteki sanık Yavuz Selim Öztürk, dava kapsamında Adli Tıp Kurumu'nca hazırlanan raporu kabul etmediğini söyledi.Öztürk savunmasında, 'Sokak başında aracı gördüğümde durur vaziyetteydi. Gaza bastığını görünce manevra yaptım. Gaza basıp kurtulmak istedim ama arkadan dokununca motosiklet sola yattı, o da bana çarptı. Motoru kontrol etmek öyle düşünüldüğü gibi şey değil.' dedi.Sanık Fatıma Zehra Kınık Demir ise kazanın üzücü olduğunu ifade ederek, Çeki'nin ailesinin üzüntüsünü paylaştığını belirtti.Kaza sonrası ailesiyle birlikte, Çeki'nin ailesinin evine gidip taziyelerini paylaştığını anlatan Kınık, 'Adli Tıp Kurumu'nun asli kusurlu olduğum yönündeki raporunu kesinlikle kabul etmiyorum. Kontrollerimi yaptım, üç araç geçti, o şekilde yola çıktım. Yolun ortasına geldiğim esnada motosikleti gördüm. Durmadığım için yargılanıyorum ancak ben durdum. Süratli şekilde geliyordu, kaskı yoktu. Sadece maddi hasarlı kazaydı. Ölüm o esnada meydana gelmedi, orada yaralandı. Hızlı bir şekilde arabamı park edip kaza yerine gittim, 'Ambulans çağırın' dedim ta ki polisler gelip beni karakola götürene kadar. Keşke bu kaza olmasaydı. Kimse başına gelsin istemez.' ifadelerini kullandı.Kazada hayatını kaybeden Batın Barlas Çeki'nin annesi ise beyanında, sanığın araba kullanmayı bilmediğini savunarak, 'Üzgün olduğunu söylüyor ama benimle bir kere bile irtibat kurmadı. Oğlumun kaza yaptığı caddeden geçemiyorum. 10 aydır acımı yaşayamıyorum. Stresten kabuslar görüyorum. Ehliyeti bile alınmadı. Benim oğlumun canının hiç mi kıymeti yok. Yavuz Selim Öztürk'ten şikayetimi çekiyorum.' şeklinde konuştu.Savunma ve beyanların alınmasının ardından duruşma, eksikliklerin giderilmesi için 26 Mayıs'a ertelendi.İddianamedenİstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 9 Temmuz 2024'te şüpheli Fatıma Zehra Kınık Demir'in kullandığı 34 FKJ 390 plakalı aracıyla Kavacık Mahallesi Baki Sokak'tan FSM Caddesi'ne çıktığı esnada, Y.S.Ö'nün kullandığı 34 HUT 980 plakalı motosikletle çarpıştığı, devrilen motosikletin yerde sürüklenip kaldırımda yürüyen müşteki Muammer Kızıl'a vurduğu belirtiliyor.İddianamede, kazada motosiklet sürücüsünün arkasında yolcu olarak bulunan Batın Barlas Çeki'nin de savrularak beton bariyerlere çarpmasının ardından Yavuz Selim Öztürk, Muammer Kızıl ve Çeki'nin yaralı olarak hastaneye kaldırıldıkları kaydediliyor.Çeki'nin hastanede müdahalelere rağmen hayatını kaybettiği, Kızıl ve Öztürk'ün ise yaralandıkları belirtilen iddianamede, kolluk görevlilerince düzenlenen trafik kaza tespit tutanağına göre şüpheli Fatıma Zehra Kınık Demir'in kusurlu olduğunun tespit edildiği anlatılıyor.Ölü muayene ve otopsi tutanağına göre, Çeki'nin ölümünün genel beden travması sonucu meydana geldiğine dikkat çekilen iddianamede, şüpheli Demir'in alınan ifadesinde 'üzerine atılı suçlamayı kabul etmediği, olayda kusurlu olmadığını beyan ettiği' aktarılıyor.İddianamede, şüphelinin olay tarihinde idaresinde bulunan aracıyla Öztürk'ün motosikletine çarpıp, taksirli eylemi sonucu Batın Barlas Çeki'nin ölümüne, Muammer Kızıl ile Yavuz Selim Öztürk'ün de yaralanmasına sebebiyet verdiği vurgulanarak, Fatıma Zehra Kınık Demir'in 'taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma' suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.İddianamenin kabul edilmesinin ardından, savcılık müştekilerden 18 yaşından küçük Öztürk'ün de olayda sorumluluğu olduğunu tespit ederek, hakkında ek iddianame düzenlemişti.Mahkeme, Yavuz Selim Öztürk hakkındaki ek iddianameyi, ana dava dosyasıyla birleştirmişti.